Cildimize verdiğimiz önemi saçlarımızda vermemiz konusunda hemfikir olduğumuzu düşünüyorum. Yaş aldıkça beliren saç problemlerinin önüne geçmek oldukça kolay. Bazen sadece dıştan tedaviyi uygulamak fayda etmez. Ağız yoluyla almamız gereken ilaç ve besin takviyeleri de tedaviye fazlasıyla yardımcı olmaktadır. Adını sıklıkla duyduğunuz ‘collagen’ takviyesi bu konuda oldukça önemlidir. Saç dökülmesinin ana sebepleri vitamin eksikliği, demir eksikliği, hormonal düzensizliklerin yanı sıra genetik yatkınlıkta önemlidir. Asıl yapılması gerek şey saç dökülmesine maruz kalmadan doğru saç bakım rutini oluşturmaktır. Böylelikle ileri yaşlarda görülmeye başlayan kellik probleminin de önüne geçilmiş olunur. Saçımız ona verdiğimiz mesajı bize aynı şekilde geri iletir. Bazen bu durum genetik olabildiği gibi çoğu zaman çevresel faktörlerden de etkilenmektedir. Peki, bu durumda biz ne yapmalıyız? İlk olarak saçlarımızın nasıl bir bakıma ihtiyacı olduğunu tespit etmeliyiz. Bu durum bizi doğru tedaviye götürecek ilk aşamalardan birisidir. Saçımızı yıpratacak şeylerden kaçınmalıyız! Kozmetik ürünlerle saç bakım yapmak bazen yarardan çok zarar sağlar. Sls Paraben gibi hammaddelerin saça zarar verdiği tıbbi olarak kanıtlanmıştır. Bu sebeple ürün seçiminde içeriği temiz olanlar tercih edilmelidir. Doğru rutine değinecek olursak başlıca birkaç kural belirleyebiliriz. Bunları şu şekilde sıralayalım Saçı yıkarken çok sıcak su tercih edilmemeli. Şampuan yalnızca saç diplerine uygulanmalı, saç uçları dipleri yıkarken temizlenecektir. Saç kremleri saç diplerine uygulanmamalı yalnızca saç boyuna uygulanmalı. Saç kuru iken taranmamalı. Kuru saçı taramak saç uçlarının kopmasına ve kırılmasına neden olacağı için yalnızca nemli veya ıslak iken taranmalı Saçları tararken önce uçlar açılmalı daha sonra dipten uca taranmalı. Saçı çok fazla ısıya maruz bırakmamalı, Bir çoğumuz farklı şampuanlar, saç waxı, kremler , kokulu yağlar kullanmayı sevsekte bu ürünlerin saça zarar veren içeriklere sahip olduklarını unutmamak gerek. Olabildikçe az ve doğru ürün tercih edilmeli. Eskilerden süregelen mucizevi zeytin yağı saçınızda kullanabileceğiniz en temiz içeriğe sahip yağdır. Doğru merkezlerde uzman eller eşliğinde yapılan prp veya mezoterapi işlemlerinin de saç köklerinin bakımında etkisi kanıtlanmıştır. Prp işlemi de oldukça popüler duyanlarınız mutlaka vardır. Ona da değinecek olursak, Açılımı “Platelet Rich Plasma” (Trombosit Yönünden Zengin Plazma) anlamında olan PRP son yıllarda sık tercih edilen bir cilt yenileme yöntemidir. Kişinin kendi kanından elde edilen PRP cilt altına küçük miktarlarda enjekte edilerek uygulanır ve kan dolaşımı ile taşınabilecek olan trombositten çok daha fazlası onarılması gereken bölgeye verilerek hızlı bir yenilenme sağlanır. Uygulanan bölgedeki kolajen yapıyı ve hücreler arasındaki bağı güçlendirir.