Çelebi, “Bilinçli Bir Gelecek İçin Okul Öncesi Eğitim”

Leyla Tatlı Kreş ve Gündüz Bakımevi Müdiresi Sıdıka Çelebi, okul öncesi eğitimin önemine dikkat çekti.

  Okul öncesi dönemlerinde iyi bir eğitim ve bakım alan çocukların ergenlik ve sonrasında özgüveni yüksek, yaratıcı ve üretken bireylere dönüştüğünü belirten ‘Leyla Tatlı Kreş ve Gündüz Bakımevi’ Müdiresi Sıdıka Çelebi, okul öncesine verilen emeklerin mutlu bir geleceğe yol aldığını söyledi.   Çelebi, “Okul öncesi dönemlerde iyi bir eğitim ve bakım alan çocuklar, ergenlik ve sonrasında özgüveni yüksek, üretken ve yaratıcı bireylere dönüşüyor. Dolayısıyla okul öncesine verilen emeklerin mutlu bir geleceğe doğru yol aldığını belirtmek isterim. 0- 6 yaş arasında verilen eğitimin çocuğun sosyal, duygusal, dil, fiziksel ve bilişsel alanlarda gelişimini destekler. Buralarda verilen eğitimler, çocuklara ilköğretime başlamadan önce okulun kendisinden beklentilerine yönelik deneyimleri kazanmasını sağlamaktadır. Yani okul öncesi eğitim alarak ilköğretime başlayan çocuk öncelikle sosyal bir ortama gireceği için sahip olması gereken, kurallara uyma, kendini tanıma ve tanıtma, duygu ve düşüncelerini uygun bir dille ifade etme, karşıdakini dinleme ve anlama, arkadaşlık kurma vb. sosyal becerileri kazanmış olarak gelir” dedi. “Okul Öncesi Eğitimde Çocuk Kendisinden Beklenen Temel Becerileri Kazanır”   Okul öncesi eğitimden geçerek ilköğretime başlayan çocukların temel becerilerine dikkat çeken Müdüre Çelebi, “Ayrıca okuma-yazmaya başlaması için gereken temel kas becerileri, kalem tutma, çizgiler çizme, boyama, kesme-yapıştırma, dinlediğini anlama gibi okuma-yazmaya hazırlık becerilerini kazandırmaya yönelik etkinlikler de okul öncesi eğitim kurumunda çocuğa sunulmuştur. Kısacası okul öncesi eğitimden geçerek ilköğretime başlayan çocuk duyuşsal, bilişsel ve psiko-motor alanlarda kendisinden beklenen temel becerileri kazanmış olur. “Çocuğun Gelişimini ve Öğrenme Motivasyonunu Derinden Etkiler”   Çocukların keşfetmek ve öğrenmek için doğal bir eğilimleri vardır. Öğrenme çok erken yaşlarda başlar ve hayat boyu devam eder. Çocuklar dünyaya geldikleri ilk andan itibaren, daha okula başlamadan çok önce öğrenmek ve keşfetmek için büyük bir heves duyarlar, aktif bir şekilde çevrelerini keşfederler, iletişim kurmayı öğrenirler ve çevrelerinde gördükleri şeylere dair fikirler oluşturmaya başlarlar. Beyin okul öncesi dönem boyunca hızlı geliştiği için bu dönem, beynin çevresel etkilere en açık olduğu dönemdir. Bu kapsamda çevre, çocuğun gelişimini ve öğrenme motivasyonunu derinden etkiler. Çocuğun ne kadar keşfedebileceği, neler öğrenebileceği ve hangi hızla öğrenebileceği çocuğun çevresinin ne kadar destekleyici olduğuyla ve çocuğa ne gibi olanaklar sunulduğuyla yakından ilişkilidir.    Çocuğun sağlıklı bir şekilde büyüyebilmesi, gelişebilmesi ve öğrenmeye karşı olumlu tutumlar geliştirebilmesi için nitelikli bilişsel uyarıcıların, zengin dil etkileşimlerinin, olumlu sosyal-duygusal deneyimlerin çocuğa sunulduğu ve çocuğun bağımsızlığının desteklendiği bir çevrenin yaratılmasına ihtiyaç vardır. Bu ise ancak sağlıklı bir aile ortamı ve nitelikli bir okul öncesi eğitimi ile mümkündür” şeklinde konuştu.   Haber: Metin Harıkcı-Damla İbiş