TBMM Hükümlü Ve Tutuklu Haklarını İnceleme Alt Komisyonu Milletvekili Mustafa Alkayış başkanlığında toplandı.
İnsan Haklarını İnceleme Komisyonuna 20 Ekim 2025 itibarıyla 9 bin 88 başvuru olduğunu, bunlardan 8 bin 673'üne işlem yapıldığını aktaran Alkayış, bugünkü toplantıda Sincan Ceza İnfaz Kurumları İnceleme Raporu'nun görüşüleceğini ve inceleme yapılacak ceza infaz kurumlarının belirleneceğini söyledi.
Alkayış, 12 Mayıs'ta Sincan Ceza İnfaz Kurumunda incelemelerde bulunduklarını belirterek, şunları kaydetti:
"Komisyonumuzun ziyaretinde kurum kapasitesi, fiziksel koşullar, oda pencerelerinin fens telleriyle kapatılması, muayene, tedavi hastane sevkleri, aramalar, infaz koruma memurlarının tutum ve davranışları, kantinde satılan ürünler ve personelin davranışları, beslenme, telefonla haberleşme, radyo televizyon yayınları ve internet olanaklarından yararlanma ile kütüphane hakkından yararlanma, ziyaret sürelerinin fiilen kullandırılması ve dilekçe hakkının kullandırılması konularında hükümlüler tarafından Komisyonumuza iletilen şikayetler ve Komisyonumuzun yaptığı değerlendirme raporda yer aldı."
CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, raporun çok yüzeysel ve yetersiz yazıldığını savunarak, "İçeriğine baktığım zaman kaç kadınla, kaç erkekle, dezavantajlı grupla görüşüldü, göremedim." dedi.
AK Parti İstanbul Milletvekili Adem Yıldırım, cezaevlerini gezdiklerini anlatarak, "En büyük eleştirilerden bir tanesi, kapasitenin üzerinde mahkum sayısının oluyor olması. Buna bir çözüm bulmamız gerekecek." ifadesini kullandı.
Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım, toplantıda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Örgütlü yapıların cezaevlerinde 2 hedefi olduğunu dile getiren Yıldırım, birincisin cezaevini kendi yönetimleri altına sokmak, diğerinin ise cezaevi içerisindeki iletişimlerini kesilmeden devam ettirebilmek olduğunu söyledi.
Komisyonda, ağız içi arama konusuna değinildiğini anımsatan Yıldırım, "Ceza infaz kurumları içerisinde ağız içi arama tercih ettiğimiz bir husus değil. Ceza infaz kurumları içerisinde çok sayıda personelimizin çeşitli şekillerde elde edilen kesici aletle saldırılması hususu var." dedi.
Güvenlik standartlarını geliştirmeye çalıştıklarını belirten Yıldırım, "Güvenlik standartlarını cezaevinden cezaevine farklı güvenlik uygulamaları olmaktan çıkarmaya çalışıyoruz. Ödül ve ceza konusunda Avrupa Konseyi ile yaptığımız bir proje vardı. O proje çerçevesinde x eylemine 1 No'lu cezaevinde farklı, 2 No'lu cezaevinde farklı ödül ya da cezaların verilmesini ortadan kaldıracak bir sistem üzerinde çalışıyoruz. Uygulama farklılıkları yönetim olarak bizi de rahatsız eden bir durum." ifadelerini kullandı.
Yıldırım, çocuk ve gençlik ceza infaz kurumlarında kalabalıklaşmadan bahsedildiğini, tüm cezaevlerindeki kısmi artışın oraya da yansıdığını söyledi.
Çocuk ve gençlik ceza infaz kurumlarındaki kalabalıklaşmayı diğerlerine göre daha fazla önemsediklerine işaret eden Yıldırım, "Çocuklara ilişkin hassasiyet nedeniyle. Bu sebeple bir taraftan mevcudu yayabilmek için daha olumlu ortam oluşturabilmek adına yeni çocuk ceza infaz kurumları hazırlarken bir taraftan da mevcut ceza infaz kurumlarımızın bir bölümünde çocuklara uygun alanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Sayıyı hiçbir zaman olması gerekenin üstüne çıkarmamaya çalışıyoruz çocuk ceza infaz kurumlarında." diye konuştu.
Konuşmaların ardından Sincan Ceza İnfaz Kurumları İnceleme Raporu, yapılan oylamayla kabul edildi.
Alkayış, Bolu ve Düzce cezaevlerine gitme kararı alındığını ve bunun hala geçerli olduğunu, kasımda tarihi netleştireceklerini kaydetti.